86. TARIK / 15-16-17Sure Ayet Sayısı: 17 Kitap Sırası: 86 Nüzul Sırası: 36 Nüzul Yeri: MEKKE | Muhakkak onlar, keyd olarak keyd hazırlıyor. BEN de keyd olarak keyd hazırlıyorum.
Artık, kafirleri mühletlendir... onlara ruveyde mühlet tanı. | اِنَّهُمْ يَك۪يدُونَ كَيْداًۙ | .15 | 15 |
innehum Kök: harfKelime: inneKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). / Muhakkak / Tahkik edatı, katiyet ifade eder. İsim cümlesine “şüphesiz ki, muhakkak ki, gerçekten” gibi anlamlar katar.
yekîdûne Kök: KYDKelime: keyde ... veri girişi devam ediyor ...
keyden. Kök: KYDKelime: keyd ... veri girişi devam ediyor ... Kelime Anlam: Tuzak. Hile. Tuzak kurmak, plan yapmak. Kötülük. Men'etmek. Kusmak. Çakmağın tezce ateşi çıkmayıp geçmek. Cenk etmek, dövüşmek. Karganın ötmesi. | | | | | | وَاَك۪يدُ كَيْداًۚ | .16 | 16 |
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
ekîdu Kök: KYDKelime: keyde ... veri girişi devam ediyor ...
keyden. Kök: KYDKelime: keyd ... veri girişi devam ediyor ... Kelime Anlam: Tuzak. Hile. Tuzak kurmak, plan yapmak. Kötülük. Men'etmek. Kusmak. Çakmağın tezce ateşi çıkmayıp geçmek. Cenk etmek, dövüşmek. Karganın ötmesi. | | | | | | فَمَهِّلِ الْـكَافِر۪ينَ اَمْهِلْهُمْ رُوَيْداً | .17 | 17 |
fe Kök: harfKelime: feKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.
mehhilil Kök: MH!LKelime: ... veri girişi devam ediyor ...
kâfirîne Kök: KFRKelime: kafirunİsim, Etken, Eril, Çoğul Kelime Anlam: Gerçeklerin üzerini örterek kendisinin ve/veya başkasının, görmesini, incelemesini, tefekkür etmesini, iman etmesini engelleyen. Hakkı görmeyen ve örten. İyilik bilmeyen. Allah'ı inkar eden. Dinsiz. İmanın esaslarına veya bunlardan birine inanmayan. Mülhid. Hayvan tersi.
emhilhum Kök: MH!LKelime: ... veri girişi devam ediyor ...
ruveyden. Kök: RVDKelime: ruveydeİsim, Eril Kelime Anlam: İstenilen kadar. // Küçültme vezi ile: birazcık manasına da gelir. | | | | |
Diğer Meal: 15 Şüphesiz onlar bir tuzak kurarlar, 16 Ben de bir tuzak kurarım. 17 Artık sen inkârcılara mühlet ver; onlara biraz zaman tanı!
|